Medya sektörü dünkü öneminden bir şey kaybetmediği gibi yarın için de değerli olacaktır. Çünkü var olduğu günden bu yana medya toplumun sesi olmuş ve olmaya devam edecektir. Medyayı tüm alanlarıyla (basın, yayın, sinema, müzik ve sosyal platformlarla) düşünerek onun global çaptaki gücünü görebiliriz. Tarihte söylenmiş ve kültürümüzde yer edinmiş bir deyişde "söz ola kese savaşı, söz ola kestire başı" denilerek meydana gelmiş bir düşüncenin (söz) doğru araçlarla olumlu (müsbet) veya olumsuz (menfi) sonuçlar doğurabilecek gücünün olduğu ne de güzel vurgulanmış. İşte medya da bunu yapar. Bir düşünceyi (sözü) doğru araç ve yöntemlerle etkili kılabilir düşüncenin kaynağına bakmaksızın.
Medya çağın getirdiği yenilikler ve teknolojilerle birlikte ortaya çıkan modern disiplinlerle de gücüne güç kaymaya devam etmektedir. Bilişim de bu disiplinlerden birisidir. Bilişim yani bilgi teknolojileri; bilgiyi veya bir düşünceyi teknoloji aracılığıyla dijital araç ve yöntemlerle geliştirmeyi, ulaştırmayı sağlamaktadır. Sonuç olarak medya teknoloji ve çağdaş, gelişmiş yöntemlerle birlikte insanın hem görme yetisine hem de duyma yetisine hitap ederek duygu ve düşüncelerimize etki edebilmekte, yönlendirebilmekte ve bize ihtiyacımız olanı verebilmektedir. Fine Arts Media'da bu bilinçle hareket ederek hizmet vermektedir.